Translate

17 Aralık 2019 Salı

Doğru Olan Yaşamdır

''Birbirimizi anlayabiliriz, ama yorumlamaya gelince herkes yalnızca kendisini yorumlayabilir''
Çağ yorgunuyuz, insanların çoğu konuşmuyor,”Bağırıyor” bilmeden konuşuyor, başkalarının söylediklerini mantık süzgecinden geçirmeden kabulleniyor, birkaç kez duyduğu, izlediği şeyleri kendi fikriymiş gibi söylemeye başlıyor.
Aydınlamanın farkındalığına, farkındalık yaratmaya; hayatı deneyimleyerek, yıldızları, kuşları ve bilgeleri açık kalple dinleyerek ulaşabiliyor insan...
Kimsenin kalbini kırmamak ya da sevimli görünmek adına, olur olmaz her isteğe, doğru bulmadığımız düşünce ve fikirlere “evet” demeyi bıraktıkça; neyin değerli neyin daha az değerli olduğunu anlamaya başlıyoruz.
Bu algı oluşunca da;
İhtiyacı olanı istemekle, muhtaç olmak arasında çok ince bir fark olduğunu fark etmeye başlıyoruz.
İnsanın kendini tanıması, hayatına sahip çıkması, yapması gerekenleri kendi iradesiyle yapması kadar güzel bir şey olamaz.
''Bilgisini ve kendini yenilemeyen kişi çağdaş düşünmeyi başaramaz.''
Kimi zaman tüm çevrenin ve şartların tarafsız bir gözle resmini çizemeyiz, değerlendiremeyiz. Bu nedenle, eskilerin deyimi ile, “Mülahaza kapısı”nı açık bırakmalıyız. Yeni düşünce ve alternatifleri dinlemeye, yeniden düşünmeye ve sonuç çıkarmaya açık olmalıyız.
''Düşünmek ya da doğru düşünmek konusu tarihe mal olmuş pek çok bilim adamı ve filozof için de belli bir önem taşır. Honoré de Balzac’ın “Düşünmek görmektir,” deyişi, Confucius’ün “Doğru düşünen haddini bilir,” ya da “Düşünerek yapılan her işin sonu hayırlıdır,” diyen Socrates hemen aklıma gelen bir kaç örnek...''
Dilerim ki, her birimiz kendimize ve tüm insanlığa hayırlar getirecek doğru düşünceleri üretelim.
Aldığımız eğitim, niyetlerimiz, olaylara bakış açımız, menfaatlerimiz sorunların ve gerçeklerin karşısında “gözümüze perde” indirebilirler. Dış dünyayı algılamamız ya da dünyanın görüntüsü bulanık olabilir. Bu görüntüleri tam berrak hale getirebilmek için okumak, akıllı insanlarla konuşmak, tartışmak, düşünce sanatını öğrenmek gerekiyor.
Düşüncelerimiz bir şekilde ''Ses ya da yazı ile'' ifade edilmezse kültürel katkısı olmaz. Sözcükler esastır ve ilişki doğru kelimelerle kurulmalıdır. Böylece anlaşmazlık, çatışma, yanlış anlama gibi küçük ya da büyük karmaşaların oluşması önlenebilir. Kullandığımız kelimeleri yalnızca bizim değil, karşımızdakinin de anlaması, aynı anlamı yüklemesi halinde uzlaşma sağlanabilir ve iletişim kurulabilir.''
Olcay Kasımoğlu
Fotoğraf;
Abdulkadir Karataş

Hiç yorum yok: