Translate

7 Mayıs 2018 Pazartesi

                                           BAZEN HER ŞEY O KADAR ANLAMSIZ GELİR Kİ…


“ İçimizdeki ıssızlığı doldurmaz hiçbir oyun. Korkarsınız sözcüklerden, sessizlikten, bakamazsınız aynalara…”
İnsanların eylemleri ve söylemleri hiç şüphesiz ki, hayatla olan ilişkilerinin rengini ve biçimini tayin ediyor. Şiir yazarken, okurken kalbim heyecanla çarpar.
 Her defasında, tekrar tekrar aynı duyguyu hissetmekten alıkoyamam kendimi. Aynı anda, o kadar çok şeye aşk duydum ki; çocuklarıma, aileme, acılarıma, olgunlaşmama, sevginin şifacılığına, göldeki nilüfere, gökteki kuşa, yerdeki ağaca. 
Sanatı, doğayı, insanı, yaşamayı seviyorum. Yazarken evrenle kurduğum bağı seviyorum.
 Kitaplara sarılmak, dostlarla konuşmak, yazıya oturup sonu gelmeyen cümleler kurmak, camdan dışarı bakıp şarkılar mırıldanmak, ruhuma dinginlik veriyordu. 
Böyle zamanlarda, her şey birbirinin yerini alıyor.
Bazen de, her şey o kadar anlamsız gelir ki, içimizdeki ıssızlığı doldurmaz hiçbir oyun. 
Korkarsınız sözcüklerden, sessizlikten, bakamazsınız aynalara. Boş bir çuval gibi, eski bir çerçeve gibi, hani unutsam her şeyi dersiniz. Yeni bir iklime, yeni bir kente, başımıza gelmiş bir felakete dayanmak ve katlanmak için silkelerken, bütün benliğimizi; bir anın, yalnızca bir anın, bütün bir hayatımızı nasıl kapladığını anlarız.
Bitmez sandığımız hayat, günü gelince sormadan alır kendini bizden. Bitmez sandığımız kadar uzun değilmiş diye şaşarız. Giden herkesin arkasından bakarak. Kirpiklerimizin birbirine değmesi kadar kısa olmasına bir kez daha şaşırırız…Kapattım defterimi, derin bir soluk aldım.

SİMURG OLMAK ZAMANI ROMANINDAN

Olcay Kasımoğlu

Hiç yorum yok: