Translate

3 Ocak 2020 Cuma

Yaşamak Azmi

Sadece gördüğüyle yaşamı yorumlayanlara, yaşama gereksiz anlam yükleyenlere fazla bir şey vermez.

Yaşamın mücadele ve azimle nasıl bir döngüyü tamamladığını Ağustos böceklerinin serüvenini okurken bir kez daha hayranlıkla içselleştirdim.

Okuyalım bakalım;

”Dişi Ağustos Böcekleri yumurtalarını ağaçların taze dalları içine bırakır. Ağaç dalı içinde
yumurtadan çıkıp, bir kurtçuk olarak dünyaya gelen Ağustos Böceği, dört hafta boyunca ağaç
dalının özsularını içerek beslenir. Yani onun süt annesi ağacın dalıdır. Bu dört hafta içinde
büyür, serpilir, çok güçlü bir çift ön ayak ile gagaya benzer güçlü bir ağza sahip olur. Sonunda
dalda bir yarık açıp, dışarı çıkar ve bırakıverir kendini toprağa. Bu zorlu bir hayat sürecinin
başlangıcıdır. Hemen toprağı kazmaya başlar ve dibine düştüğü ağacın köklerine ulaşarak,
köklerin öz suyu ile karnını doyurur. Yıllar boyu durmadan, bıkmadan ve yorulmadan açtığı
tünellerle beslenmek için diğer köklere de ulaşır ve böylece aradan koskoca onyedi yıl geçer.
İşte Ağustos Böceği’ nin yaşamı; karanlıkta, toprak altında geçen ve büyük bir mücadele,
sabır, çaba gerektiren bu zorlu onyedi yıldır! Şaşırdınız değil mi?
Bu onyedi yıl sonunda iyice olgunlaşıp büyüyen Ağustos Böceği için artık yeryüzüne
çıkma vakti gelmiştir. Kabuğu iyice kalınlaşmış, bir çift güçlü kanatı oluşmuş ve artık uçmaya
hazırdır. Nihayet Ağustos ayında toprağın üstüne çıkar, birkaç gün güneşin altında sabırla
üstündeki sert kabuğun yırtılmasını bekler. Solunum yolu üzerinde kalan sert iki kabuk ve
kabuk üzerindeki ince bir zar ile bu zara bağlı kaslar onun sesi soluğu olur. Onyedi yıllık
suskunluğun ardından, vücudundaki bu kasları saniyede yaklaşık beş yüz kez hareket
ettirerek, sesini bütün dünyaya duyurmaya başlar adeta. Ama artık onun yeryüzünde sadece
dört haftalık ömrü kalmıştır. Ömrünün son deminde, çoğalmak ve neslini sürdürmek
içgüdüsüyle hareket eden erkek Ağustos Böceği’nin, artık kendine bir eş bulması gereklidir.
Bunu da sesiyle seranad yaparak başarır. Çok kısa süren bir aile hayatından sonra dişi Ağustos
Böceğine tohumlarını bırakır ve Eylül gelip, dişinin yumurtlaması tamamlanınca, herikisi
birden hayata veda ederler.”
İşte böyledir Ağustos Böceğinin mücadele azmiyle hiç vazgeçmeden sürdürdüğü gerçek
hayatı.


Olcay Kasımoğlu

Hiç yorum yok: