İlkeli olmak bir ”YAŞAM” biçimidir, kirlenmişliğe karşı bir duruş sergilemektir.
Yaşatmak, yaşamak bir değerse, duyarlılık da bu sürecin tamamlayıcısıdır.
İnsanların ortak değerlerinin örselendiği yerde, evrensel bir hürriyetten bahsedilemez.
Ve özgürlük;
Varlığına ve nasıl olacağına duyulan sorumluluğun en güzel koruyucusudur.
Yaşamın sorumluluğunda; sevgiyle, yüreğinizin sizi götürdüğü yere gidebilme cesareti ve bilgeliğidir.
Özgürlük;
kendimi istediğim kılma özgürlüğüm,
oyuna durma dan,
oyuna son verme,
yeniye yer açma,
yeniden doğurma...
Özgürlük;
alınabilen, bağışlanabilen, verilebilen bir olgu değildir.
Kimsenin kimseye haybeden sunabileceği bir şey de değildir.
Kalmak yada gitmek için nedenin olmadığında, kalmana yada gitmene neden olan seçme Farkındalığını, kendinin sorumluluğunu, görüş ve hissediştir ÖZGÜRLÜK...
Zezenin görüşü ve hissedişi gibi;
+ Nen var Zeze?
– Hiç. Şarkı söylüyordum.
+ Şarkı mı söylüyordun?
– Evet.
+ Öyleyse ben sağır olmalıyım.
“İnsanın içinden de şarkı söyleyebildiğini bilmiyor muydu yoksa? Bir şey demedim. Bilmiyorsa bunı ona öğretmeyecektim.
Olcay Kasımoğlu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder