Translate

17 Mart 2020 Salı

Savaş Tabiat Kanunu Değildir

 Halepçe, Hocalı ve daha nice katliamları yapanlar hiç bir zaman kendilerine haklı bir kılıf uyduramayacaklar.
Aklı ve yüreği olan hiç kimse, neden ne olursa olsun vahşeti meşrulaştırmak gibi bir zalimliği savunamaz...
sen paranın bahşettiği
silahları satın alırken kaç çocuk ateş altında
cılız bedenleri kurşunlara yenik düşüyor
parmakların sayarken parayı
kaç insan suçsuz yere bombaların kucağında parçalanıyor
yuvam dediği evlerin duvarları
kurşunlarla delik deşik alevler içinde
oysa bu savaşın sebebi kendide değil
nedenini niçinini bilmeden çoğu kez
insanlar öldürülüyor...
gökyüzü hep griye mavi maviler suskun
dumanlar içinde çaresiz kimsesiz
aldılar ellerinden mavileri yürekler yangın yeri
bütün dünya katliam izliyor
sanki insanlığın kaderiymiş gibi
oysa yaradan yazmaz böyle kaderi
insanlardır birbirinin kurdu
sevgi erdeminden o denli uzak kalmışlar ki
tüm suçu tanrıya atmak en kolayı
oysa tanrı yazmaz böyle bir yazgıyı
insanlar öldürülüyor...
sen kendini satarken paraya
el etek kula hizmet
başının üstünde pervaneyken
tarih ne yazık ki ölenlerin kanlarıyla yazılıyor
doğmamış bebeklerin beşiğine renk verecek ninniler
ağıtlarla karışıp sonsuzluğa hançer gibi saplanıyor
insanlar ölmüyor insanlar öldürülüyor...

zalimleri katilleri kurbanlarından ayıracak
keskin kalemin zaferi
güneşi balçıkla sıvayanlardan hesap soracak bir gün...

Hiç yorum yok: