Translate

25 Nisan 2019 Perşembe

Çıplak anın içinde ki düşünceyim


''Parantez içerisine alınmış bir ünlem işareti değildir yaşam...''
Nice anılardan, hüzünlerden, acılardan
süzülmüş gelmiş bir ömrün haritası duruyor önümde...
Dağ çiçeklerinin kokusu sinmiş tenine, umudu bereketli gözleri ışık deryası. Direncin, bilincin tarlası aklı kır çiçeklerinin serinliğiyle, rüzgarın kanadına vermiş umudu,!
Karanfil kokulu bir özgürlüğün zincirlere vurulmuş diyarlarında zulme yoldaş olmak bizim işimiz değil
Her şey bu kadar direngen ve sesliyken yüreğimizin dehlizlerinde sevdaya kör olanları bırakın gitsinler, sevgisiz bir ruhun içtenliği kuru bir çölden farksızdır.
Ne yaşanırsa yaşansın öze inmemişse yürekler, kolaydır gitmeler.
Cesaretin, içtenliğin dehlizlerinde insanlığın ekmeğini damıtmaya yeminli bir yürek taşıyanlar bilirler inci aranmaz sığ derinliklerde.
Bıkkınlığın, sefilliğin, çürümüşlüğün, sığ suların, kısır döngülerin yamaçlarında değil; al atların kişnediği dağların eteklerinde soluklanan bir yüreğin savaşçısı olanlar bilir; vazgeçmek mümkün mü gülün kokusundan, dikeni var diye !
Hangi yorgun düşün kurbanı olursan ol, hangi vedaların rüzgarıyla savrulursan savrul yaşam her zaman yeniliğe gebe.
Ve sen vazgeçmediğin de daha güzelsin.
Bir satıra, kuru bir söze tav olmamışsa yürek, bırakır mı tuttuğu eli ?
Takım tutar gibi, dudağında ki ruju siler gibi tutulmuşsa bir sevgiye, bir şimşek bir gök gürültüsüyle ufalır gider adına sevda dediği her ne ise !
İnsan sevdiği eli yüz bin kere parmak uçlarına sarar.
Korunmasız gözleri alır uyutur koynunda. Sevdaya tutulmuşsa savrulmaz fırtınalarda, tutulmuşsa gönül köküyle budanmaz seyri zamanda sessiz koylarda, susmak da sevdaya dair.

Mahcup bir duruşla
Çıplak anın içinde ki düşünceyim
Çorak bir söze tav olup da yüreğimi incitme
Sen benim aşık olduğum hayat eşimsin
Söyle;
Hangi cambaz düşün kumarı bu
Kınayan gözlerin gölgesinde
kırılganlıklarla
umutsuz bekleyişlerle çürüyor her şey
Canımın yeşeren köşesi
İnsan gülün kokusundan
dikeni var diye vazgeçer mi
Sen beni bu dünya eşiğinde bekletme
Olcay kasımoğlu

Hiç yorum yok: