Translate

31 Ağustos 2019 Cumartesi

Anlamlı yaşamak sevmekten geçer (!)

Kadın yada erkek, sonuçta yaşam sevinci aynı yerden beslenir, yani yürekten.
Paylaşacağız <3 bencil, kurnaz, hesapçı, fırsatçı, emek vermeden kolayına kaçan kadınlar, erkekler olmasın evrende...

Yürekli bir kadın;
 Sevildiğini bildiğinde hayat düşer içine,
Harman yerine döner bütün değirmenleri.
Bir çocuğun mahzun bakışları gelir oturur yüreğine.
Lakin her yüreğin işçisi olmaz o demleneceği yüreği tanır.
Sevmeye hazır yüreği de bilir, o yüreğe hürmeti de.
Yüreğine giden yolun karmaşasına düşmez.
Öyle aya güne vurmaz, çetelesini tutmaz, hesap, kitap yapmaz.
Duyarlı bir kadın;
içindeki gücün farkındalığını bilecek kadar derindir.
Hatta erkeklerin zayıflık dediği bir çok nokta onda erimiştir.
Bu gücün yaşama serilişini sadece kendine rehber etmez.
İster ki erkeğin kucaklayan, dinlendiren gücünde sevgiye dursun.
Bilir, er kişi huzurun anahtarı, dünyanın da beşiğidir.
Olgun kadın; 
insan olmanın, insana durma boyutunda harmanlanacak,
Hem de erkeğinin sahip çıkma duygusuyla berekete duracak.
Kadın gücünü göstermekten hoşlanmaz bunu yaşatmaktan sonsuz keyif alır.
Yapmak istediği bir şey varsa hiç bir güç ona engel olamaz.
Vefaya duran kadın;
 bütün mevsimlerin toplandığı takvim gibidir.
Hangisini açarsan seninle oradan başlar.
Sevdikleri için sabırlı olmak onun için duaya durmak gibidir.
Sever sevmesine de vefa yoksa içinde ölse de düşmez peşine.
Eyer sevgide vefa yoksa boşunadır bütün emekleriniz.
Sevgi dolu bir kadın; 
Sevgisine inanmadığı bir erkeğe asla kokusunu vermez,
çünkü kadınlar sevdiklerinde koku üretirler.
Hayatı yudumlayan, saran, toplayan, sevdiren, özleten bir koku...
Eyer sevmemişse zorla sevdiremezsiniz, sevmediği hiçbir şeye şefkatını vermez.
Yüreklerinde ki sevgi bahçeleri kuraklığı hiç sevmez…özen, saygı, itina ister.
Akıllı bir kadın;
 Bütünüyle yalnız bir şeye bağlanmaz, hayatı bütünüyle algılar.
Kendine ait bir dünyası muhakkak vardır, soran, sorgulayan, anlayan...
Bakmayın göze duran sulu çeşmelerine, o çeşmeler çorak yüreklere dökülmez.
Yalnızlık kendi tercihleriyse asla izin vermezler birilerinin o yere girmesine.
Onlar yalnızlığın çoğalttığı şeyleri de bilirler, dünyayı yüreğinin sesiyle dinlemesini de.
O’ dünyanın anahtarını da, istemedikleri sürecede hiç kimseye vermezler.
Güçlü bir kadın; 
İsterse dünya yeniden, yeniden şekil bulur.
Neler olabileceğini hayal bile edemezsiniz.
Bunun için siz bir fenersiniz erkekler.
Siz doğru yerde tutun fenerleri, bakın nasıl aydınlanacak cennet bahçeleri.
O’ kadınlar ki elleriyle toplayan, işleyen, dünyaya şiirden resimler çizen.
Engin bir kadın;
 Binlerce nehir gibidir, önünü açtığında, denizlere dökülen.
Yaşamak, onların yüzüyle daha bir başka gülüyor, gülceler çoğalıyor,
Yemek yemek, su içmek, sevmek bile; onların gamzelerinde aydınlanıyor.

Bir kadının elinden çıkan her iş kendi içinde hayat buluyor hem de nakış nakış.
Evet, her bir kadın; bir deniz ve dalgaların anası, içindekini de koruyan.
İçinde yüzdüğünüz denizi tanımayanlardan olmayın.
Anlamlı yaşamak sevmekten geçer (!)

Rüzgarın soluğunu aldım
gece karanlığı,
sabahına söz keserken
ben 
senin düşünün içindeyim
seni
sevdanı
bana gelişinde ki içtenliği
sensiz yaşanan günleri
sensiz olmanın
yoksulluğunu düşünürüm
sonra,
sen olmasan da yanımda
yalnızlığı nasıl paylaştığımızı
her şeye rağmen
birbirimizi nasıl anladığımızı
aynı sevinçle çarpan yüreğimizi
aynı haksızlıklara,
birlikte karşı duruşlarımızı
isyan bayraklarını,
nasıl beraber
yerle bir ettiğimizi düşünürüm
içime yaşam sevinci dolar
büyürüm
her gün
güneşi getiren ay aşkına
zamanın rüzgarına bırak
o güzel saçlarını
aşkın alsın beni benden
getirsin senin diyarına
yüreğime giden bütün yollar
sana çıkarken
tüm rüyalarım
sana yenik düşerken
varlığının büyüsüyle sarhoşken
sende öte
hiç bir şey umurum da değil
Olcay KASIMOĞLU

Hiç yorum yok: