Çağını sorgulamayan kendini bulamaz.
İnsanların çoğunun yaşamak istedikleri yaşamı yaşayamadıkları ve korkakça davrandıklarını düşünüyorum.
Sosyolojik geçişleri, kırılma anlarını daha iyi anlama, anlam katma ve yargılamadan sorgulayabilme yetisine ulaşma adına izlenmeli ''P.K. Peekay'' filmi.
Özellikle din adına yapılan fakat dinle hiç alakası olmayan o kadar çok şey var ki, filmi izleyince hiç şaşırmadım desem abartmış olmam sanırım.
Hep başkaları tarafından şekillendirilmeye çalışılmıyor muyuz?
Repliklerden kısa bir özet aldım:
''Kendi yarattığınız sahte tanrıları yok edin. Tanrıyı korumayı bırakın, onun buna ihtiyacı yok.
Yarattığınız tanrılar zenginlere öncelik tanıyan, fakirleri sırada bekleten, övgü aldığında mutlu, küçük şeylerle insanları korkutan.''
Yarattığınız tanrılar zenginlere öncelik tanıyan, fakirleri sırada bekleten, övgü aldığında mutlu, küçük şeylerle insanları korkutan.''
İnsan bir kez neden diye sordu mu, yaptığını niçin yaptığını sorgulamaya başladı mı değişiyor bakış açısı.
İzlenmeli muhakkak izlenmeli diyorum.
Hayatimizin sözcüsü başkaları olmasın, başkalarının inisiyatifine bırakılan hayatlar bizim hayatımız olmuyor.
Ne olursa olsun ''farkındalık ve aydınlanmak'' zihnin, yüreği anlama sürecidir.
Ve insanın kendini bulması ve kendi ruhunu bilmesi en büyük zaferdir.
Ve insanın kendini bulması ve kendi ruhunu bilmesi en büyük zaferdir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder