Translate

22 Aralık 2018 Cumartesi


Şiire bakış Açım

Şiirlerim de toplumu anlama ve algılama çabalarımın yanında, en temel duygumuz olan özgürlük ve özgürleşmeye, öğretilerden arındırılmış sevgilere, erkek egemen toplumun sosyal, psikolojik ve ideolojik bütün dayatmalarına karşı bir sesin yükselişidir aynı zamanda...
Seviyorum, şiirle
 yaşama uzanan yolculuklarımı, derinliklerimi ve küçük insan koylarını...
Ve şiir; kendime, yaşama karşı duyduğum en büyük sorumluluklardan biridir.
Bunun yanın da sadece düşünmek var etmez insanı; duygularını, ruhunu ve hatta zekasının geliştiren asıl öğreticiler acılardır.
Toprağın  kokusu,rüzgarın türküsü,yolların hikayesi,
ve yüzümdeki gülüşün beslediği kuşlar ve aşklar...Hayatın düşlere borcu olduğu gerçeğinden umutla,içsel seyahatimin yoluna ateşler yaktım aydınlatsın diye...


Böylesine öfke ve nefret dolu bir dünyada, Sanatın; halden bilene, hali okuyabilene, halden anlayabilene ihtiyacı var.
Özellikle sanatın, bir hesap ya da bir usa vurma işi olmadığını düşünüyorum.
Sanat var oldukça, bilim ve sanatla beslendikçe; doğanın ve insanın yoldaşlığı daim olacak..
Gördüğünü anlamak,yorumlamak, empatı ayağını kullanmak ne kadar önemliyse, duygu ve düşünceleri şiirle anlatmak bir o kadar önemli.
Ve şiirin içsel yolculuklarıdır bizi yeniden, yeniden doğuran.
Düş dünyamızı besleyen, insan bahçemize değer katan, üreten ve yaşama incecik dokunuşlar bırakan bütün edebi paylaşımları saygıyla selamlıyorum.


Tek bir mısra yazmak için bile;
insanları, hayvanları tanımak, doğanın sesini kalbimizde duymak ve sabahları çiçeklerin açılırken “nasıl titrediğini '' yüreğimizde hissetmemiz gerekir.
Çünkü şiir, insanı kendisinin dışına çıkartır ve yine kendisine yolculuk başlatır.
Bilinmez diyarları, gelecek kavuşmaları,beklenilmeyen rastlamaları, çocukluk günlerinin iç çağlayanlarını, geçen sessiz günleri, denizin kendisini ve yıldızlarla uçuşan yolculuk gecelerini yeniden yaşamak, yeniden dillendirmek gerekir derken;
şiirin içsel yolculuklarıdır bizi yeniden yeniden doğuran

Yeni gün doğumlarına şahitlik etmek, sevgiyi bütün derilerinden soyunmuş olarak yaşamak; bunun yanında ölüme şahitlik etmek ve gidenin yüreğimizde bıraktığı acıya, yoksunluğa yeniden biçim vermek ve hayatın eksikliklerini, aldıklarını ŞİİRLE tümlemeye çalışmak gerekir.
Ve en önemlisi: ortak bir duyarlılık, vicdan oluşturmak, olayları ve olguları güzel ve farklı bir dil kullanarak gündeme getirmek, toplumun sözcüsü olmak gibi işlevleri de vardır şiirin.
Topluma kazandırılmak istenen değerlerin sözcülüğünü yaparken; değişen, gelişen dünyayı anlamaya ve tanıtmaya çalışmak,demokrasi ve özgürlük kavramlarının kalıcı olmasında önemli pay sahibi olmuştur şiir...
Bütün bunların, sabırla, bilinçle süzülüp; mısralardan ahenkle bize akması için, yaşamı şiirle taçlandırmamız gerekir. Şiir sadece kendimiz için değildir ''bilgidir'' bizden sonra gelecek kuşaklara rehberdir aynı zamanda.

Olcay Kasımoğlu

Hiç yorum yok: